Tercüme ile ilgili güzel bir başucu kitabı mı arıyorsunuz? Sizin için farklı türlerden 11 kitap seçtik. Tarihle mi ilgileniyorsunuz? Romantik bir hikaye mi arıyorsunuz? Arada mısınız? Kahvenizi alın gelin, size harika önerilerimiz var.
Found in Translation
Dil, yaşantımızı nasıl şekillendirir? Dünyayı nasıl dönüştürür?
Nataly Kelly ve Jost Zetzsche’nin kaleminden.
Büyük bir dikkatle seçilmiş bir dizi anekdot ile, çeviri dünyasının efsaneleri Kelly ve Zetzsche “tercümenin dünyayı değiştirdiği şaşırtıcı ve karmaşık yolları” göstermektedir.
Tercüme sektörünün içerisinde bulunanlar ve dil ile ilgilenenler için okuması oldukça eğlenceli bir kitap. Akıllıca yazılmış bu kitap aynı zamanda eğlendirici ve erişilebilir. Tanıdığımız bütün yerelleştirme ekibinin okuma listesinde yer alan bu eserde, dil endüstrisi içerisinde yer alan herkesin aşina olduğu hikayeler yer almaktadır.
Eğer bu sanayide çalışıyorsanız, insanlar size “Şimdi sen tam olarak ne yapıyorsun?” diye sorduklarında bu kitap, onlara önerebileceğiniz en iyi kitapların başında gelir. Çevrenizde bu kitabı okumamış bir çeviri profesyoneli varsa, bu yıl onun için iyi bir yeni yıl hediyeniz var gibi gözüküyor 😉
Lost in Translation
Ella Frances Sanders’in kaleminden, dünyanın dört bir yanından çevrilemeyen kelimelerin resimli bir özeti.
New York Times en iyi satanlar listesinde Ella Frances Sanders, İngilizce’de doğrudan bir anlamı bulunmayan 50’den fazla kelimeyi göstermektedir. Örneğin Almanca’da “kablo karmaşıklığı” anlamına gelen “Kabelsalat” kelimesini ele alalım. Burada, bu kelime, spagetti şeklide bir araya getirilmiş çok sayıda renkteki kablolarla gösterilmiştir.
Rusça’da aşık olmanın acı-tatlı hissine karşılık gelen Razlyubit kelimesi, yaprakları etrafa dökülen dev bir gülden düşen bir adam ile gösterilmiştir. Harika bir sanat eseridir.
Girl in Translation
Bir Jean Kwok Romanı
Dilini konuşamadığınız yeni bir ülkeye taşınmanın nasıl olabileceğini hiç düşündünüz mü? Jean Kwok, Girl in Translation eserinde annesi ile Amerika’ya göç eden 11 yaşındaki bir kızın hikayesini anlatıyor.
Sömürüye dayalı işgücü ile okulunu dengelemeyi öğrenirken, Çin kültürünü Amerikan kültürü ile birlikte takip ediyor ve “sadece kendi dilini değil, kendisini de sürekli olarak tercüme etmeyi öğreniyor ve dünyalar arasında gidip geliyor.”
The Murderous History of Bible Translations: Power, Conflict, and the Quest for Meaning
(İncil Tercümesinin Katil Tarihi: Güç, Çatışma, ve Anlam Arayışı)
İncil, dünyanın en çok tercüme edilen kitabıdır.
Tarihsel olarak, çevrilmesi en ölümcül kitaplardan biriydi. İlk İncil tercümanı olan St. Jerome oldukça uzun yaşadı. Ancak geç çevirmenlerden birçoğu bu kadar şanslı olamadı. Bu kitap bunların birçoğunun eski metni yeni dillere tercüme etme girişimi nedeniyle nasıl yakıldığını, başlarının nasıl kesildiğini veya nasıl korkunç biçimde öldürüldüğünü açıklamaktadır.
The Translation of Love
Lynne Kutsukake’nin kaleminden.
Tercüme, 2. Dünya Savaşı biter bitmez işgal altında olan Tokyo’da başlayan bu hikayenin önemli bir kısmını oluşturur. Hikayenin iki ana karakteri tercümanlardır: Japonca yazılan harfleri General MacArthur’a tercüme eden Japon-Amerikan Onbaşı - Yoshitaka (Matt) Matsumoto, ve Japon kadınların yazdığı aşk mektuplarını Amerikan askerlerine tercüme eden bir öğretmen olan Kondo-sensei.
Öyküleri, Amerikan askerlerini dans salonlarında eğlendiren bir Japon genç kız öğrenci ile diğerlerinin öyküleriyle iç içe geçiyor.
Bu yazar Lynne Kutsukake’nin ilk romanı. Amazonda 5 üzerinden 4 puan almış bir roman.
Empires of the Word: A Language History of the World
Nicholas Ostler’in kaleminden.
Dünya tarihinin son 5000 yılına ilginç bir bakış mı atmak istiyorsunuz? Empires of the Word eserinde Nicholas Ostler, Çince, Yunanca, Sanskritçe, İngilizce ve daha fazlası dahil olmak üzere dünyanın en etkili dillerinin yükselişi ve çöküşünü tanımlıyor. Elbette ki, insanlık tarihi ve bunları böylesi önemli kılan kültürler de buna dahil.
Ostler ayrıca, dünyanın dilsel geleceğinin nasıl görünebileceği konusunda da fikir veriyor. Spoiler geliyor! “İngilizce yeter”ciler için kötü haber.
2005 yılında yayınlanan Empires of the Word, Amazon üzerinde eleştirmenler tarafından 4 yıldızla puanlanmış. Örneğin The Guardian onu “mükemmel bir kitap” olarak adlandırmış. Bunu okuduktan sonra dil hakkında bir daha asla aynı şeyleri düşünmeyeceksiniz – ve büyük ihtmalle dünya ve geleceği hakkında çok farklı düşüneceksiniz.
Through the Language Glass: Why the World Looks Different in Other Languages
Dünya Penceresinden: Dünya diğer dillerde neden farklı görünür?
Gury Deutscher’in kaleminden
Farklı dillerde renkler neden bu kadar çok değişir? Dillerin neden cinsiyetleri vardır? Ve bu dilsel farklılıkların tümü insanların dünyayı nasıl gördüğünü ne kadar etkiliyor?
Gury Deutscher’in Through the Language Glass eserinde bu sorular cevaplanmaya çalışılıyor. Sonuç: dilleri seven herkes için eğlenceli olan ve çevirmenin işini çok zorlaştıran birçok dilbilimsel ayrıntıyı ayrıntılandırmak için mükemmel bir iş çıkaran ilgi çekici bir okuma!
Eser Amazon üzerinde 5 üzerinden 4 yıldız almış.
Is That a Fish in Your Ear?
David Bellos'un kaleminden.
Her Şeyin Çevirisi ve Anlamı
Çeviri, tarih ve antropolojiyi bir araya getiren Bellos, cesaretle her türlü çevirinin orijinal eserler kadar iyi olabileceğini savunuyor.
Çeviri teorisi hakkında bir kitap kulağa kuru mu geliyor? Veya sıkıcı? Meraklanmayın! İş böyle değil. Guardian’dan Nicholas Lezard’a göre, “Sadece büyüleyici değil, göz alıcı bir şekilde yazılmış.”
Konuyu, çevirinin asıl eserin yerine geçebileceği ve hiçbir zaman tam bir kopya olmayacağı yönünden iyi bir şekilde ele alıyor. Bir dil engeli varsa, ihtiyacımız olan şey farklı bir dilde yapılacak kopyadır.
Çeviri sanatı olmaksızın Tolstoy, Dostoyevski, Shakespeare’in eserleri hakkında hiçbir bilgimizin olamayacağı da bilmeye değer.
Lingo
Gaston Dorren’in kaleminden.
Lingo, sizi dilleri üzerinden bir Avrupa turnesine çıkarıyor. Yazar Gaston Dorren kıtada konuşulan dilleri, kendi kendine özgü ihtişamlarıyla karşılaştırıyor. Her dilin tuhaflıkları ve ilginç kelimeleri hakkında eğlenceli gerçekleri öğrenin.
The Summer Before the Dark
Doris Lessing
İngiliz yazar Doris Lessing’in bu klasik kitabında, boş yuva sendromundan müzdarip sıkkın bir ev hanımı bir tercümanlık işi alır. Bunu seyahat, iş ve bir kimlik krizi takip eder. Sonunda, bütün hayatı çöker.
Kitap eleştirel bir beğeni toplamıştır. İncelemelerden birkaçı aşağıdadır:
“Bu muhtemelen Doris Lessing'in yazdığı en iyi kitap. Tek solukta okumamak bir eksiklik olacaktır”. Economist
“Dürüst, akıllıca, ciddi bir kitap” Irish Times
“Acı verici, keskin bir şekilde otantik.” David Lodge, New Statesman
The Mission Song
John Le Carre'nin kaleminden.
Bu polisiye romanda ana karakterimiz, İngiliz İstihbaratı için çalışan yarı Kongolu yarı İrlandalı tercüman Bruno Salvador. Şimdiye kadar yaptığı görevler, ele geçirilen yazışmaları belli bir mesafeden yorumlamaktı. Romanın açılışında alanındaki ilk işini alıyor. Ve bu mükemmel. Afrika savaş beyleri, ticari çıkarlar ve istihbarat teşkilatlarından oluşan bir konferansta tercüme yapmak üzere gizli bir adaya uçtuktan sonra, korkunç bir sırrı keşfediyor.
Siz de katkı sağlayın
Tercüme ile ilgili en sevdiğiniz kitaplar hangileri? Bize yorumlarda atladığımız kitapları söyleyeblirsiniz!
İyi Okumalar!
Eskişehir Kayalı Tercüme Bürosu iyi okumalar diler.